banner177

banner193

EĞİTİMCİLER BU SORUNLARLA BOĞUŞUYOR

Eğitim Bir Sen Bursa 1 No'lu Şube Başkanı Ramazan Acar, eğitimcilerin yaşadığı sıkıntıları ve Eğitim Bir Sen’in taleplerini anlattı. Başkan Acar, sözleşmeli öğretmenlerin güncel durumunu, adrese dayalı eğitim sistemini, salgın sürecinde okulların durumunu, 3600 ek gösterge ve birçok konuda Eğitim Bir Sen’in talep ve önerilerini sıraladı. Eğitim-Bir-Sen Bursa 1 Nolu Şube Başkanı Ramazan Acar Bursa Haberdar Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.

GÜNDEM 03.04.2021, 10:35 03.04.2021, 16:40
EĞİTİMCİLER BU SORUNLARLA BOĞUŞUYOR

EĞİTİM BİR SEN EĞİTİMCİLERİN SESİ OLMAYA DEVAM EDİYOR 

“ÖĞRETMENLİK, ÜCRETLİ YA DA SÖZLEŞMELİ DEĞİL, KADROLU VE KARİYER MESLEĞİ OLMALI”

Ücretli ve sözleşmeli öğretmenler konusuna da değinen Başkan Başkan Acar, öğretmenliğin ücretli ya da sözleşmeli değil, kadrolu ve kariyer mesleği olmasını istediklerini söyledi.Temel çözümün bu olması gerektiğini ifade eden Acar sözlerine şöyle devam etti: “İş güvencesi için, eşit işe eşit ücret için, çalışma barışı için, emekte performans, hizmette yüksek kalite için bütün eğitim çalışanları kadrolu istihdamda birleştirilmeli, adaletsizliklere son verilmelidir. Ucuz ve güvencesiz istihdama, emek sömürüsüne ‘hayır’ diyoruz. Zorunlu hizmet yerine gönüllü hizmet yapılırsa başarı artacaktır. Sözleşmeli öğretmenliğin, eğitim çalışanlarının kalkınmada öncelikli yörelerde uzun süre kalmalarını sağlamak için ortaya çıktığı şeklinde gerekçelendirildiğini görüyoruz. Yani “Ne yapalım zorunlu hizmet olmaz ise dezavantajlı bölgelerde öğretmenler durmuyor.” deniliyor. Bazı teşvikler geliştirilmek suretiyle öğretmenler pekala gönüllü hale getirilebilir. Öğretmenlerin kalkınmada öncelikli yörelerde uzun süre ve gönüllü kalmaları bu şekilde çok rahat sağlanabilir. Daha önce bunun örneklerini gördük. Yüz binlerce öğretmen adayı atanmayı beklerken, öğretmen açığının, ucuz iş gücü olarak görülen, ücretli öğretmenlerle kapatılmaya çalışılmasının kabul edilebilir bir şey olmadığını, ücretli öğretmenliğin insan haklarına ve çalışma ahlakına aykırı bir uygulama olduğunu yıllardır sürekli söylüyoruz. Üstelik uzun vadede düşünüldüğünde insan sermayesi üzerine yapılan bu maliyet hesabının daha pahalıya patladığı da anlaşılacaktır. Çünkü eğitim konusu önemlidir. Küçük hesaplara kurban verilemez, verilmemelidir. Öğretmenlik kadroludur. Bu temel görüşten vazgeçmemek şartıyla sözleşmeli öğretmenlerin özlük haklarında görece iyileştirmeler yapılmasını da zaman zaman talep ediyoruz.”

“ADRESE DAYALI EĞİTİM SİSTEMİ, DOĞRU BİR SİSTEMDİR”

Eğitimde uygulamaya sokulan adrese dayalı sistem hakkındaki fikirlerini beyan eden Başkan Acar, “Adrese dayalı sistemin amacı açısından bakıldığında herkesin kendi en yakınındaki okula gitmesini hedefleyen aslında doğru bir sistemdir. Şehrin bir ucunda oturan öğrenci şehrin diğer ucunda bulunan bir okula giderken tam tersi şehrin diğer ucunda oturan öğrenci de tersini yapmaktadır. Her şehirde binlerce öğrenci her gün şehrin bir ucundan diğer ucuna taşınmaktadır. Bu hem zaman hem enerji kaybıdır. Popüler okullar var oldukça velilerin bu okullara rağbeti devam ettikçe bu problemin de çözülmesi mümkün görülmüyor.” dedi.

“BİR İLDE OKULLAR TAMAMEN AÇILIP KAPATILAMAZ”

Eğitim yönetiminde karar mekanizmasının çok iyi çalışması gerektiğine vurgu yapan Başkan Acar,  “Bakanlığın eğitim paydaşlarıyla istişare hâlinde olması, merkez ve taşra teşkilatları arasında güçlü koordinasyon kurması zorunludur. Zor şartlarda birçok şeyden mahrum olarak sürdürülmeye çalışılan eğitim faaliyetlerinin verimliliğinin ve niteliğinin artırılması için istişareyle uygulanabilir net kararların alınması çok ama çok önemlidir. Şöyle ki; kovid-19 salgınının başladığı ilk günlerde hazırladığımız raporda, hastalıkla mücadelenin yerel yönetim şeklinde yapılması gerektiğini belirtip, vaka sayısının olmadığı, riskin bulunmadığı yerlerde okulların kapatılmasını doğru bulmadığımızı söylemiştik. Türkiye’nin bu anlamda altyapısının durumu bellidir. İnsanların eğitime ulaşmada bazı tartışmaların olduğu ve internet altyapısının her yerde olmadığı, insanların imkânlarının eşit olmadığı yerde siz merkezî olarak ‘aç-kapa’ yaparsanız burada mağdur kitleler üretirsiniz. Onun için pandemi yönetimi mutlaka ama mutlaka lokal durumları dikkate almalıdır. Bir ilin tamamı açılıp kapatılmaz, kapatılmamalıdır. Vaka sayısına bakılır, vaka sayısına göre risk altında olan yerler bir miktar esnetilir. Diğer yerlerde eğitim devam ettirilir. Salgınla mücadelede ilk başta söylediğimize sonradan gelindi köylerde ve vaka sayısının düşük olduğu yerleşim yerlerinde; ama keşke baştan dinlenilseydi sözümüz.” diye konuştu.

“EĞİTİMCİLERİN AŞILANMASI HIZLANDIRILMALI”

Eğitimcilerin aşılanmasının önemli olduğunu ve hızlandırılması gerektiğini belirten Acar, “Milletin duyarlılığını arttırma açısından da eğitim ve öğretimin kontrollü şekilde devam etmesi son derece önemli. Çocuklardaki öğrenme kayıplarının telafisi uzun vadede zorlaşacaktır. Eğitim öğretim mutlaka ama mutlaka şartlar zorlanarak devam ettirilmeli, riskin çok olduğu yerde durum anında kontrol altına alınarak oraya ilişkin özel uygulama yapılmalıdır. Eğitimcilerin aşılanmasına bulaş riskini düşürmek için öncelik verilmelidir. Yetkililerle yaptığımız görüşmede de aşılamanın bir an önce yapılması gerektiğini ifade ettik. Türkiye genelinde 100 bin öğretmenin aşılandığını biliyoruz. Aşılanmayı bekleyen meslektaşlarımız da yeni aşılar geldikçe aşılanacağı ifade edildi bizlere. Aşı temini konusunda tüm taraflarca baskı artırılmalıdır. Eğitim-öğretim faaliyetinin devam ettiği bu süreçte eğitimcilerin mutlaka ama mutlaka aşılamada öncelenmesi gerekmektedir.” dedi.

“KALICI ÇÖZÜMLER ÜRETMEYE GAYRET EDİYORUZ”

Sendika olarak kalıcı ve yapıcı çözümler üretmeye gayret gösterdiklerini ifade eden Başkan Acar, “Herkesin kendi sorumluluk alanında istikrarlı, kararlı ve müstakim bir şekilde sorunların çözümü için çaba göstermesi gerektiği bu günlerde, ana sorumluluk alanımız olan sendikal mücadelede kararlı, istikrarlı, müstakim bir gayretle çözümler geliştiriyor, kazanımlar üretiyoruz. Bunun yanı sıra, karşılaştığımız küresel, ülkesel ve yapısal sorunlara yönelik de müktesebatımızı artırmaya, bunun üzerinden paradigmal ve zihnî dönüşümleri sağlamaya, kalıcı yapısal çözümler için gayret gösteriyoruz.”

“3600 EK GÖSTERGE SÖZÜ BİR AN ÖNCE TUTULMALI”

3600 ek gösterge konusuna da değinen Acar, “İki yıl önce açıklanan 2023 Eğitim Vizyonu’nda da yer verilen, öğretmenin yetiştirilmesinden emekliliğine kadar öğretmenlik mesleğini bütün olarak ele alacak, yöneticilik ve liderlik süreçlerine katılım, bu pozisyonlardaki mali, sosyal ve özlük hakları da içerecek, uluslararası standartlara uygun, öğretmenliğin kariyer mesleği niteliğini dikkate alan, öğretmenin etkinliğini artıracak, itibarını yükseltecek nitelikte bir meslek kanunu eğitimin geleceği açısından ertelenemez bir zorunluluk haline gelen ‘Öğretmenlik Meslek Kanunu’ ile ilgili adımı atmak için daha fazla gecikilmemelidir. Meslek kanunuyla ilgili düzenlemenin gecikmesi, aynı zamanda mesleğin kanayan yarası öğretmene şiddet sorununun çözümünün de ötelenmesi anlamına gelir çünkü. Ayrıca 3600 ek göstergenin kapsamının genişletilmesi, bu konuda bir çalışmanın yapılarak ek gösterge sözünün bir an önce yerine getirilmesi, farklı istihdam biçimlerine son verilmesi, bütün atamaların kadrolu olarak yapılması zorunluluk haline gelmiştir.”

“ÖĞRETMEN AÇIĞI GİDERİLMELİDİR”

Öğretmen atamalarında sayı artışına gidilmesi gerektiğine dikkat çeken Acar, “Sendika olarak, Mart ayında 19 bin 940 sözleşmeli öğretmen ataması yapılmasını yetersiz bulduğumuzu ifade etmiştik. OECD ülkelerindeki öğretmen/öğrenci oranı ve sınıf büyüklüğü ortalaması esas alındığında Türkiye’nin şu an için 140 bin öğretmen atamasına ihtiyacı var ve 20 bini geçmeyen atama sayılarıyla öğretmen açığının kapatılması mümkün değildir. Öğretmen açığının kapatılamaması, bir yandan öğretmen olma ehliyet ve liyakatine sahip öğretmen adaylarından istifade edilememesine ve bu öğretmen adaylarının işsizlik sorunlarıyla boğuşmasına neden olurken, diğer yandan da ucuz işçilikten farksız ücretli öğretmenlik gibi çalışma türlerinin varlığına sebebiyet vermektedir. Öğretmen atama politikasındaki hatalı yaklaşımdan, sözleşmeli, ücretli öğretmenlik uygulamasından bir an önce vazgeçilmeli; öğretmen açığı kadrolu istihdam zemininde kapatılmalıdır. Millî Eğitim Bakanlığı, öğretmen açığını sona erdirmeyi hedeflemeli, en az 40 bin öğretmen ataması daha yapmalıdır.” İfadelerini kullandı.

“EĞİTİM ÇALIŞANLARININ SORUNLARI İHMALE GELMEZ”

Başkan Acar, eğitim çalışanlarının sorunlarına hızlı çözümler bulunması gerektiğini belirtti. Acar, “Öğretmen bekleyen öğrenciler, atama bekleyen öğretmen adayları, aile bütünlüğünü sağlamak isteyen eğitimciler başta olmak üzere eğitimin ve eğitim çalışanlarının sorunları ihmale, beklemeye ve ötelemeye gelmez. Çünkü eğitim ülkemizin geleceği ve kalkınmanın temelidir. Kaybettiğimiz her yıl gelecekte telafisi olmayan sorunlara sebep olacaktır. Sosyal hukuk devletinin temeli ve milletin beklentisi, hak sahibinin hakkını bulabilmesi; öğretmenlik eğitimi alan ve bu mesleği yapmak isteyen kişilerin atamasının yapılmasıdır.” dedi.

Eğitim yönetiminde kararlar zamanında alınmalı ve uygulanmalı

Sözleşmeliliğin meydana getirdiği mağduriyetler artık görülmelidir
LGS’nin içeriğine ilişkin belirsizlik giderilmelidir
En az 40 bin öğretmen ataması daha yapılmalıdır

Eğitimciye şiddete dur diyecek yasal düzenleme bir an önce yapılmalıdır.

Öğretmenlik ücretli ya da sözleşmeli değil, kadrolu ve kariyer mesleği olmalıdır.

Eğitimcilerin aşılanması hızlandırılmalıdır

Öğretmenlerimizin yer değişikliği talepleri karşılanmalıdır

EĞİTİM BİR SEN BURSA 1 NO’LU ŞUBENİN FAALİYETLERİNDEN

  • Üyelerimize yönelik Eğitim Kurumları seçme sınavına hazırlama kursu çalışmalarını merkezden EBS Akademi üzerinden üyelerimize hizmet verdik. Üyelerimizin Sınava hazırlanmasına katkı sağladık.
  • Genç Memur-Sen işbirliğiyle 'Bir Bilenle Bilge Nesil' kitap okuma projesi için 50 okuldan 500 öğrenci 50 danışmanla kitap okuma projesinin bu senekini başlattık. Mayısta ödül töreni yapacagız, katkı sağlamaya devam ediyoruz.
  • Milli Eğitim Bakanlığı ve Eğitim-Bir-Sen ile işbirliği içerisinde yürütülen 'Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var' İyilikte Yarışan Sınıflar projesine pandemi dolayısıyla uzaktan çevrimiçi toplantılar yaparak yönetici ve temsilcilerimizi bilgilendirme amaçlı 25 çevrimiçi toplantıyla 500 arkadaşımızı bilgilendirdik.
  • Uludağ Üniversitesi ile üyelerimize yönelik eğitim yönetimi ve denetimi alanda Tezsiz yüksek lisans için indirim protokolü imzaladık, sınava katılan üyelerimizden 60 kişi yüksek lisansa kayıt yapma hakkı kazandı.
  • Genç Memur-Sen ile sabah namazı buluşması gerçekleştirdik.
  • Genç Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Bursa olarak 'Bursa'da Tarihi Mekanlar' temalı fotoğraf yarışması düzenledik, yarışmada dereceye girenlere ödülleri verildi
  • Pandemi başladığı için yarıda kalan futbol turnuvamızda yarı finallere yükselen takımların hepsini ödüllendirdik.
  • Milli Türk Talebe Birliği ile işbirliği içerisinde Necip Fazıl şairliği ile ilgili lise öğrencilerine yönelik kompozisyon yarışmasına proje ortağı olduk.
  • Pandemi süresince Bursa vefat eden üyelerimizin adlarını yaşatmak adına Afrika'da su kuyusu açılmasına Deniz Feneri ile işbirliği içerisinde yardım kampanyası başlattık.
  • Yine vefat eden üyelerimizin ailelerinin maddi imkanları sıkıntılı olan üyemize yardımlara öncülük ettik.

İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDE HATA TELAFİ EDİLDİ

Acar İstanbul Sözleşmesi’ne ilişkin yaptığı açıklamada şöyle konuştu,  “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi'den çekilmesi için yaptığımız çağrıların karşılık bulduğu,çekilme kararının hayırlara vesile olmasını diliyor, milletin sesine kulak veren ve verdiği kararla vahim bir hatayı telafi eden Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a camiamız adına teşekkür ediyoruz. İstanbul Sözleşmesi’nin Türkiye toplumunun temel değerlerinin dikkate alınmadığı, bilakis bu temel değerlerle çatışan hükümleri içeren bir metin olduğu ortadadır.”

“YASİN KURUÇAY YALNIZ DEĞİLDİR”

“İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesi hakkında memnuniyetini ifade eden paylaşımları sonrası Yasin Kuruçay Hocamız, bir grup tarafından örgütlü linç kampanyasına tabi tutulmak istendi.” ifadelerini kullanan Acar şöyle devam etti, “Hocamızı ziyaret edip buna müsaade etmeyeceğimizi, yanında olduğumuzu bir kez daha ifade ettik. İfade özgürlüğü kapsamında, başkalarına hakaret etmeden düşüncelerini paylaşan Yasin Hocamıza saldıranlar; İslam, Müslümanlar ve Eğitim-Bir-Sen söz konusu olduğunda her türlü pespayeliği sergileyenler, kara çalanlar, iftira atanlar şunu bilmelidir ki, sosyal medyada başlatılan itibarsızlaştırma kampanyasına sessiz kalmayacağız. Asılsız iddialarla hedef gösterilerek yapılmak istenen linç girişimine izin vermeyeceğiz.  Yasin Kuruçay yalnız değildir. Hocamızın sonuna kadar yanındayız.”

“İLKSAN’DA DEĞİŞİM ZAMANI GELMİŞTİR”

3 Nisan 2021 Cumartesi günü yapılacak İLKSAN ilçe Temsilcisi seçimlerinin ileriki bir tarihe ertelendiğini ifade eden Acar, “Ertelemeye sevinenler bile var bu arada, seçimden korkuyor olmalılar. Korona virüs salgını herkesi zorlarken, bu erteleme kararı mevcut yönetime geçici bir nefes oldu. Vakti geldiğinde yarım kalan görevi elbette tamamlayacağız. Çünkü kaderden kaçılmaz. İLKSAN’da değişim zamanı gelmiş ve geçmiştir ve daha fazla ertelenmemelidir. Genel Başkanımız Ali Yalçın’ın da ifade ettiği gibi, “tedbirler gerekçe gösterilerek İLKSAN seçimleri öteleniyor.  Üyesinin iradesini sürekli olarak yok sayan İLKSAN bu sefer de üyesinin önünden sandığı kaçırmayı mı çözüm zannediyor? Hiç kimse merak etmesin ki İLKSAN’ı da  seçim sürecini de kötü yönetenler, bunun sonuçlarıyla eninde sonunda yüzleşecektir.”

KPDK 2021 GERÇEKLEŞTİRİLDİ

Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın “Sözleşmeli personel" ve "görevde yükselme” gündemli 2021’nin ilk KPDK'sını gerçekleştirdiklerini ifade ederken, “Resmi gündemin yanında seyyanen zam, gelir vergisi, ek ödeme, ek gösterge, derece kademe sınırlaması, 4688 sayılı Kanun, vb. birçok konuyu da sorun-çözüm düzleminde gündeme getirdik. Kurulun gündemi çerçevesinde hem sözleşmeliliğe hem de görevde yükselme ve unvan değişikliğine dair sunumlarımızı yaptık. Sözleşmeli Personelin Sorunları ve Kadro Talebi Bilgi Notunu, Kurul üyelerine ilettik. 2021’nin ilk KPDK'sında;ilk adım Sözleşmeli Personele dair kapsamlı çalışma komisyon kurulması kararı oldu.  Sözleşmelilikte ara-ana itirazlarımız, çözümde de ara-ana hedeflerimiz var. Nihai ve asıl hedef; güvencedir yani kadrodur. Sözleşmeliliğe süreli-süresiz ayrımı yapmaksızın karşıyız. Tek çözüm kadro diyerek ses vermeye, söz söylemeye, tepki üretmeye, devam edeceğiz. KPDK’nın diğer önemli kararı ise kamunun etkinliği ve verimliliği, adil kamu yönetimi ve kaliteli kamu hizmet konusunda son derece önemli olan Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği konusunda, periyodik uygulama yaklaşımını ve adil değişiklikler yapma iradesini içermesi oldu. Kariyer ve liyakat sistemi; ehliyet odaklı olarak, görevde yükselme ve unvan değişikliği bağlamındaki yeni düzenleme ve değişikliklerle, kamu görevlileri önceliğinde uygulama ve mevzuat bakımından doğru bir zeminde konumlanmış olacak. Kamu görevlileri, kamu personel sistemi, kamu hizmetlileri ve mevzuatı noktasında KPDK’nın sorun görme ve çözüm üretme kapasitesini harekete geçirmek adına; Memur-Sen tarafından birçok kez dile getirilen konu başlıklarına ilişkin değerlendirmelerimizi de toplantıda ifade ettik.” dedi. Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın açıklamalarından satırbaşları ise şöyle,

“SEYYANEN ZAM; Kamu görevlilerine seyyanen zam yapılması konusunda verilerin, gerekçelerin yeterli olduğu Türkiye ekonomisinin de bütçesinin de bunu sağlayacak büyüklükte olduğunu hatırlattık. Zarar varsa tazmin edilmeli, sorun varsa çözüm bulunmalı dedik.

GELİR VERGİSİ; "Gelir vergisinde matrah oyunu son bulmalı, matrah artmalı, oran sabitlenmeli, vergi yükü hafiflemeli, vergide adalet tesis edilmeli" dedik. "Maaşları için enflasyon, gelirlerimiz için vergi canavara dönüşmemeli" dedik. Çözüm için önerilerimizi ifade ettik.

4688 SAYILI KANUN; "Üyelerin hakkını ve hukukunu korumak, teşkilatın hakkını ve hukukunu korumadan başlar" dedik. "Örgütlenmede sınırlamalar, toplu sözleşme de eksiklikler, masada fazlalıklar var. Yasa emeğin, ekmeğin ve yetkinin hakkını vermeli" dedik.

YHS KALDIRILMALI; "Huzur, hukuk ve hüküm eksikliğiyle çalışmak zorunda bırakılan YHS ayıbından kurtulmanın zamanı geldi" dedik. "Görev tanımları görevde yükselme imkanları, ek gösterge hakları olmayan mevcut YHS personelinin diğer hizmet sınıflarına geçirilmesini" istedik

DERECE-KADEME SINIRLAMASI KALKSIN;"657 sayılı DMK hükmüne uygun olarak bütün kamu görevlileri yasal ve yönetsel bir sınırlama olmaksızın öğrenimleri ve hizmet süreleri kapsamında yükselebilecekleri en üst derece ve kademeye yükselmeli" teklifimizi gerekçeleriyle yineledik.

“YIKILAN OKULLAR HIZLICA TAMAMLANMALIDIR”

Başkan Ramazan Acar, Bursa’da yıkılan ve güçlendirmeye alınan okulların hızla tamamlanması gerektiğini altını çizerek şöyle devam etti, “Dünden bugüne dile getirdiğimiz, ama sonuçlanmayan birkaç hususu tekrar dile gitmekte fayda görüyorum. İlimizde daha önce depreme dayanıksızlık vb. nedenlerle yıkılmış, güçlendirmeye alınmış okullarımızdan Tophane, Demirtaşpaşa MTAL ve İpekçilik AİHL başta olmak üzere güçlendirmesi, yapımı devam eden ve yapılması gereken okulların bir an önce hizmete girmesi için bütçe tahsis edilmesi gerekir. Bunları yetiştirmeliyiz, okulu öteleyemeyiz çünkü, yüz yüze eğitime ilişkin fırsatları ne kadar artırabilirsek öğrencilerde oluşan boşlukları tamir etme fırsatımız da o kadar fazla olur. Bu gecikme yoksa öğrenme kayıplarına, okul terklerine, daha sonra hayatlarını etkileyebilecek büyük boşluklara sebebiyet verebilir.” dedi.

“3600 EK GÖSTERGE SÖZÜ BİR AN ÖNCE TUTULMALI”

“Hassaten devam eden bu sorunlara bir nebze çözüm olması için en önemli isteklerimizden birisi de Öğretmenlik Meslek Kanunu ve 3600 ek göstergenin kapsamlı olarak çıkarılmasıdır. Böylece öğretmenlik mesleği her açıdan düzenlenerek kanunlaştırılacak ve bir standarda kavuşacaktır. Bu artık ertelenmemelidir.  Yine ücretli ve sözleşmeli öğretmenlik uygulamasına son verilip kadrolu istihdam yapılmasını sendika olarak talep ediyoruz.”

Ayrıca;

-Mesai dışı angarya işler eğitimcilere verilmemeli, zorunlu tutulmamalıdır.                        

-Ek ders ücretleri hususunda güncelleme yapılmalı, yeterli seviyeye çıkarılmalıdır.

-Kurumlarımızdaki personel açığı giderilmeli, kurumlara bütçe desteği sağlanmalıdır.

-Eğitim çalışanları kontrollü yeni normalde filyasyon ve işyeri denetim ekiplerinde zorunlu görevlendirilmemelidir.

-Öğretmenlerin atama ve yer değiştirme usullerinde düzenleme yapılarak  il içi sıra tayin uygulaması geri getirilmelidir.

-Hizmetlilerin ücret ve izin hakları konusunda düzenleme yapılmalıdır.

-Yardımcı personel ihtiyacına kalıcı çözüm bulunmalıdır.

-Eğitimciye şiddet ve tehdit uygulayanlara tutuklu yargılama yönünde düzenleme yapılmalıdır.

-Destekleme ve yetiştirme kurslarına yönelik kapsamlı bir düzenleme yapılmalıdır.

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak 04:30
Güneş 06:04
Öğle 13:07
İkindi 16:54
Akşam 19:59
Yatsı 21:27
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P