Yazılım çağında S-400 ve Türkiye

Günümüzü ve gelecek dünyayı şekillendiren yazılım teknolojileri hayatımızın her alanında; hava ve su gibi olmazsa olmazlarımızdan. Teknoloji ve bilgi odaklı yeni dünya düzeninde, önde gelen sektörlerin can damarlarından biri olan yazılım sektörü, özellikle Türkiye gibi genç nüfus avantajına sahip ülkeler için büyük önem taşıyan bir konu.  
         Türkiye’nin ekonomik ve toplumsal kalkınma sürecinde stratejik bir önem taşıyan yazılım sektöründe millileşme ise son dönemlerin en fazla konuşulan konuları arasında yer alıyor.
Gelişmiş dünya devletleri bu konuda yaptığı çalışmalar ile özellikle silah sanayinde ürettiği silahlar ile dünya pazarında büyük bir pastayı elinde tutuyor.
Özellikle geçtiğimiz günlerde Rusya’dan satın aldığımız ve ilk teslimatı yapılan s400 konusu, yazılım teknolojileri ile birlikte silah sanayinin geldiği noktayı görmek için bir bakış açısı sunacak, hem de ülkemizin attığı bu adımı bölgesel bazda değerlendirerek bununla birlikte yazılımın silah sanayisi üzerindeki etkisini ve önemini de göz ardı etmemiş olacağız.
        Türkiye’nin S-400 hava savunma sistemlerini satın alması dünya gündemi belirleyen önemli etmenlerden biri oldu. Hızla büyüyen Türkiye Cumhuriyeti’mizin, oyun kurması ve gündemi belirlemesi bir gücün göstergesidir.
Alımını yaptığımız bu sistemin kartların yeniden karılmasına, güç ve dengelerin değişmesine, sistemin yerleştirilecek konumlara göre tekrar yeni hesaplar yapılmasına neden olduğu aşikâr. 
         Özellikle “müttefikimiz” Amerika’nın alıma karşıt söylemleri, alım yapılması hususunda bir dizi yaptırımları yapacağını ve deyim yerindeyse aba altından sopa göstererek süreci istikrarsızlaştırma girişimlerinde bu sistemin alımını engelleyemedi; çünkü her isteğe eyvallah diyerek her konuda “Tamam abi” çekecek Türkiye artık eskide kaldı.
   Nedir alacağımız bu sistem? Bunu iyi analiz edip ve iyi anlatmamız lazım.
        Milli Savunma Bakanlığı’nın açıklamasında ülkemiz ile Rusya arasında Eylül 2017'de imzalanan anlaşmaya binaen, Türkiye, Rusya'dan 2,5 milyar dolar karşılığında toplam dört bataryadan oluşan iki adet S-400 sistemi satın alacak. Bu kapsamda, ilk teslimat 12 Temmuz 2019 itibariyle başladı.   Savunma Sanayi Başkanlığı, S-400'e ait parça ve donanımların teslimatının önümüzdeki günlerde de devam edeceğini, sistemin bütünüyle hazır olmasının ardından kullanıma başlanacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’da S-400’ler ile ilgili olarak, “Nisan 2020’de son noktayı koyuyoruz. Hedefimiz Rusya ile ortak üretime geçmek." dedi.

*S-400 FÜZE SAVUNMA SİSTEMİNİN ÖZELLİKLER NELER?

Sovyetler Birliği döneminde S-300 füzelerinin üretiminde sonra geliştirilmeye başlayan S-400 sistemi, 2007'den bu yana Rusya'nın silah envanterinde yer alıyor ve S-400, önemli siyasi, ekonomik ve askeri hedefleri "yüksek etkili koruma" için tasarlanan bir sistem olarak tanımlanıyor.
 

*HAYALET UÇAK VE BALİSTİK FÜZELERİ YOK EDEBİLİYOR
Dünyadaki en iyi hava savunma sistemlerinden biri olarak nitelendirilen sistem;  savaş uçakları, radar tespit ve kontrol uçakları, keşif uçakları, stratejik ve taktik uçaklar, taktik, operasyonel-taktik balistik füzeler, orta menzilli balistik füzeler, hipersonik hedefler ve diğer gelişmiş hava saldırısı araçlarını imha etmek üzere tasarlandı.
S-400 taburu, en az bir mobil operasyon komuta merkezi, 8 fırlatıcı ve 32 füzeden oluşuyor.