Hala olayın şokundayım. Kaza diye bir şey varmış, o da benim başıma geldi. Ölenlere Allah'tan rahmet yakınlarına başsağlığı diliyorum. Çocuklarım perişan oldu. Tahliyemi talep ediyorum" diye konuştu.
Katliam gibi kaza, 5 Şubat 2023 tarihinde sabah 11.00 sıralarında Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu Selçukgazi Tüneli yakınlarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, İstanbul istikametine giden Özlem Savun (34), direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yolun ortasındaki bariyerlere çarptıktan sonra savrulmaya başladı. Yol kenarına duran yaya ve araçlar çarpması sonucu olay yerinde 4 kişi hayatı kaybederken, 7 kişi yaralandı. Yaşanan o anlar ise saniye saniye kameralara yansıdı. Olay yerine çok sayıda sağlık, polis, jandarma, itfaiye ve AFAD ekibi sevk edildi. Yaralılara ilk müdahale olay yerinde yapıldı. Yaralılar çevredeki çeşitli hastanelere sevk edildi. Kazada hayatını kaybedenlerin cenazeleri de Bursa Büyükşehir Belediyesi cenaze araçları ile Bursa Adli Tıp Kurumu’na götürüldü.
Hayatını kaybeden kişilerin Cansu Bağış (23), Serpil Terzi (46), Naz Terzi (15), Betül Nur Terzi (25) olduğu tespit edilirken, yaralanan 7 kişinin ise Sercan Çalık (34), Bünyamin Sivri (34), Yakup Terzi (57), Özer Yağız Savun (10), Defne Naz Savun (8), Özlem Savun (34) ve Reyhan Mahmasahatova (31) olduğu öğrenildi.
Kazaya sebep neden olan Özlem Savun, Bursa Şehir Hastanesi'ndeki tedavisinin ardından gözaltına alındı. Kuyumculuk yapan Savun'un ifadesinde, yolda bir problem olduğunu, bu nedenle de direksiyon kontrolünü yitirdiğini söylediği öğrenildi. Hızının 135,6 kilometre olduğu tespit edilen Savun, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Savcılık soruşturması sonucu hakkında Bursa 8'inci Ağır ceza Mahkemesi'nde, 'Taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olmak' suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan 2 çocuk annesi Özlem Savun'un yargılanmasına başlandı. Tutuklu sanığın cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldığı duruşmada, taraf avukatları ile müştekiler hazır bulundu.
Mahkemede savunmasını yapan Savun, "15 yıldır araç kullanıyorum. Hala olayın şokundayım. Kaza diye bir şey varmış, o da benim başıma geldi. Ölenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyorum. Olay günü çocuklarımla birlikte seyir halindeydim. Çok dikkatli araç kullanırım. Benim rahatsızlığım vardı. Normal hızla gidiyordum. Hava yağışlıydı. Hızımı yavaşlattım. Kaza aniden oldu. Olay yerine gittiğimde aklım başıma geldi. Kazanın nasıl oluştuğunu bilmiyorum. Avukatlarım aracılığı ile vefat edenlerin yakınlarına ulaşmaya çalıştık. Dışarıda 7 ile 9 yaşlarında çocuklarım var. Perişan oldular. Onların bana ihtiyacı var. Tahliyemi istiyorum" dedi.
Mahkemede söz alan şikayetçi Şehmuz Karabulut, "Kaza anında sanığın olay yerine gelerek, bize 'Allah belanızı versin, siz burada durmasaydınız bir şey olmayacaktı' dedi. Bize yardım bile etmeden karşıdan baktı. Kendisinden şikayetciyim. Adaletin yerini bulmasını istiyorum" diye konuştu.
Mahkeme başkanı tarafından müştekinin sözleri kendisine sorulan tutuklu sanık Savun, "Asla doğru değil. Zaten çocuklarım arabada ağlıyordu. Ben olayın şokundaydım. Böyle söz sarf etmedim" dedi.
Olay yerinde 14 dakika ara ile iki kazanın meydana geldiğini belirten sanık avukatları, yolun yapımında hata olduğunu düşündüklerini ve konunun araştırılmasını isteyerek, müvekkillerinin yaklaşık 5 aydan bu yana tutuklu bulunduğunu, bakmakla yükümlü çocuklarının olduğunu, kaçma şüphesinin bulunmadığını tahliyesini veya adli kontrol şartlarından birini uygulanmasını istedi.
Mahkeme heyeti, kısa bir aranın ardından sanığın tutukluluk halinin devamına İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndan Kati raporun beklenmesine karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
