"EMEĞİMİZİN DEĞERSİZLEŞTİRİLMESİNE ASLA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ"

  ÖZEL HABER- BURSAHABERDAR 

Güvenlik, bilgi işlem, hasta bakıcı, tekniker, teknisyen, biyolog, temizlik personeli, veri giriş elemanı,  gibi sağlık hizmetinin tamamlayıcı birçok iş kolundan üyelerin yer aldığı Sağlık İş Sendikası Bursa Şubesi Bursa’da Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi gerçekleştirdiği eylemde seslerini Sağlık Bakanlığı’na duyurdu.

Sağlık İş Bursa Şubesi Başkası Selçuk Kar yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi, “Dünya'da ve ülkemizde yaygınca kullanılan ve bilinen bir söz vardır. "Sakın 1 çiviyi küçümseme. Bir çivi, bir nalı, nal bir ati, at bir komutanı, bir komutan orduyu, bir ordu koca bir ülkeyi kurtarır." Aslında herkes bu sözden farklı anlamlar çıkarabilir. Fakat genel kanı ise hayatımızda ve yaptığımız işte kullandığımız en küçük parçanın bile ne kadar kıymetli olduğunu anlatır.

“PANDEMİDE BÜYÜK ROL OYNADILAR”

Başka bir bakış açısıyla da olaya bakarsak "Bir zincirin gücü, en zayıf halkasının gücü kadardır." Atasözümüzle de olayın vahametini özetlemiş oluruz. Yani zinciri güçlendirmek istiyorsan aynı şartlarda bütün halkalarına iyileştirme yapılması gerekir. Ne yazık ki Sağlık Bakanlığımız, özellikle son iki yıldır sağlığın bir ekip işi olduğunu, sağlık halkalarını oluşturanların hepsinin bir amaca hizmet ettiğini bir türlü anlayamadı. Anlamakta istemiyor. Hastanelerde, hastanın nakili olmadan, girişi yapılmadan, hastanın ihtiyaçları karşılanmadan ve hastanın odası temizlenmeden hastanın tedavisinin mümkün olmadığına bir türlü inanmıyorlar. Oysa 2 yıldır devam eden pandemi sürecinde, COVİD hastalarının odalarını günde 3 defa sağlık işçileri hijyenik hale getirdiler.”

“HEKİMLERE VERİLEN ÜCRET AZ BİLE PEKİ YA GERİDE KALAN YÜZBİNLERCE SAĞLIK ÇALIŞANI ?”

Sağlık ekip işidir diyen, Selçuk Kar açıklamalarını şöyle sürdürdü, “Biz, sağlık ekip işidir, bir zincirin halkalarıdır derken bunları kastediyoruz. Hekimlerimize verilen ücret bırakın iyi demeyi bizce az bile. Çünkü dünya ortalamasına baktığınızda bu söylediğimizin ne kadar doğru olduğunu anlayacaksınız. Biz buradan şunu diyoruz. İyi güzel hekimlerimiz alsın, hatta çok daha fazlasını hak ediyorlar, alsınlar. Peki ya geride kalan yüzbinlerce sağlık çalışanı. Onların suçu, günahı ne? Bu ayrımcılıkla sağlık hizmetlerine köstek olduğunuzun, çalışanlar arasındaki iş barışının bozulacağının farkında değil misiniz? Sağlık çalışanları birlikte görev yapan oldukça büyük bir ailedir. Sadece doktorların değil pandemi de özveriyle çalışan tüm sağlık çalışanlarının maaşlarını iyileştirilmelidir. Adalet bunu gerektirir. Çünkü salgın ayrım yapmıyor. Ekonomik kriz ayrım yapmıyor. Ağır çalışma şartları ayrım yapmıyor ama siz ayrım yapıyorsunuz. Bu durum vicdanları da adaleti de yaralar. Bir an önce bu ayrımdan vazgeçin.”

“SAĞLIK İŞÇİLERİNİ YOK SAYMAK SAĞLIK SİSTEMİNE ZARAR VERİYOR”

“Sağlık işçilerini yok sayarak atılan adımlar sağlık sistemine zarar veriyor” diyerek sözlerine devam eden Kar, “Sağlık çalışanları arasında aynı işi yapan, ayni unvana sahip insanlar birbirinden farklı ücretler alıyorlar. Biz alın terimizin karşılığını istiyoruz. Bu hakkı bize çok görenlerin vicdanına seslenmek istiyorum. Bir sağlık çalışanının, koronavirüse yakalanma oranı normal vatandaşa oranla 10 kat daha fazla. Bir insan, can kurtarmak için can veriyorsa bunun karşılığını ödemek boynunuzun borcudur. Emeğimizim değersizleştirilmesine kimsenin hakkı yok ve buna asla müsaade etmeyeceğiz. Sağlık çalışanları fedakârlık yapıp özveriyle mücadele ediyorsa yetkililerin de ayrım yapmadan fedakârlık etmeleri gerekir.

Bizim mücadelemiz tüm sağlık emekçilerinin hakları içindir. Çünkü biliyoruz ki sağlık ekip işidir.

Üniversite Hastanelerinde, Sağlık Bakanlığı Hastanelerinde hatta ve hatta Özel Hastanelerde de ayrım yapılmadan sağlık emekçilerinin ücreti yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmalı ve sağlık çalışanları emeklerinin karşılığını almalıdır.” ifadelerini kullandı.

Sendikanın gerçekleştirdiği eylem olaysız bir şekilde sonlandı.