banner201

banner177

banner207

Sınav  Okulları’ndan Bursa’ya dünya çapında üniversite!

Sınav Okulları Yönetim Kurulu Başkanı Gıyasettin Bingöl, Bursa Haberdar Gazetesi’ne yaptığı açıklamada; Bursa’ya en az 5 tane vakıf üniversitesinin farz olduğunun altını çizerek kurmayı planladıkları üniversite hakkında, “Bir de üniversitemiz olsun amacında hiç değiliz. 10 yılı aşkın zamandır çalışmalarımız sürüyor. İlk senemizde Tıp Fakültesi de açarak Türkiye’de bir ilke imza atmayı hedefliyoruz. Adını şimdilik Mudanya Üniversitesi olarak planlıyoruz. Dünya çapında bir üniversite olması amacıyla yola çıktık” dedi. . Türkiye’nin önde gelen eğitim kurumlarından olan ve Bursa’nın en büyük 250 firması içinde yer alan Sınav Okulları 5 bini aşkın kişiye istihdam sağlıyor. Anaokulu, İlkokul, Ortaokul, Anadolu ve Fen Liseleri olmak üzere 21 kampüste, 150 müdür ve müdür yardımcısı ile geleceğimiz teminatı olan gençlerimizin dünya vatandaşı olması yolunda hayatlarını şekillendiren Sınav Okulları’nın Yönetim Kurulu Başkanı Bursa Haberdar Gazetesi’ne en merak edilen soruları cevapladı.

ÖZEL HABER 10.03.2020, 17:04 10.03.2020, 17:13
Sınav  Okulları’ndan Bursa’ya dünya çapında üniversite!

Röportaj: Nihat Nasır

Gıyasettin Bingöl

40 yıllık bir hukukumuz var.

Lafın gelişi değil tamı tamına 40 yılı dolduran bir arkadaşlık.

40 yıl öncesinde ikimiz de çiçeği burnunda gencecik insanlar olarak hayata ideallerimiz doğrultusunda yaklaşıyorduk.

Aradan geçen 40 yılın sonunda hedeflenen amaca hangi oranda ulaştığımız yönünde bir sorgulama yaptığımızda kendi adıma söyleyecek çok sözüm var elbette ama burada hususi konumuz/konuğumuz Gıyasettin Bingöl ve onu tanıdığımız oranda bir şey diyeceksek eğer, hedeflediğinin çok üzerinde bir noktaya ulaştığını rahatlıkla söyleyebilirim.

Bu, onun hedeflerinin “küçük” olduğunu değil, inandığı değerler bağlamında Allah’ın kendisine fazlasıyla lütfettiği anlamına geliyor.  Zira alanında “1 Numara” olmak her kula nasip olabilecek bir şey değil...

Evet, Gıyasettin Bingöl alanında “bir numara”

Alanı, eğitim!

Eğitimin A’dan Z’ye neredeyse bütün kategorilerinde başarıyı yakalamış ve her seferinde çıtayı biraz daha yukarıya koyarak ulaşmıştır bu “1 Numara” olgusuna…

Kendisiyle röportaja giderken önceden belirlediğimiz soruları bu anlayışla tespit ettik.  Tabir yerinde ise biraz “didikledik” yani.

Doğrusu iyi de oldu.

Su gibi akan bu röportajı Bursa Haberdar okurlarıyla paylaşmaktan da büyük bir zevk aldığımı söylemeliyim.

İlk sorum az önce ifade ettiğim didikleme sonucu ulaştığımız bir bilginin mahiyetine dairdi.

Yıldırım İlçesi Namazgah Mahallesi’nde 2 bin metre kare arsa üzerine, Hayırsever tarafından 18-20 derslikli okul binası anahtar teslimi inşa edilerek,  kullanma hakkı Bursa Valiliği İl Milli Eğitim Müdürlüğüne devredilecek. Hayırsever Gıyasettin Bingöl tarafından yaptırılacak okula "Gıyasettin Bingöl Namazgah İlkokulu" ismi verilecek.  İsminizin burada ölümsüz olarak kalacak olması nasıl bir duygu neler söylemek istersiniz?

Cevaba geçmeden önce söylediklerimi bir iltifat saymış olacak ki, mahcup bir edayla sanki çok da mühim bir şey yapmıyormuş gibi bir pozisyon aldı ve şunları ifade etti.

Çok sayıda, dershane, ana okulları, özel okullar inşa ettik. İlk olarak bir özel okul sahibi devlete bir okul yapacak. Bu da tarihte bir ilk oluyor. Geçmişten bu yana çok kez ifade ettiğim gibi, Bursa’da kentsel dönüşümden önce okulsal dönüşümün olması gerektiğini belirttim. Bizim söylemlerimizin de etkisi olmuş olacak ki, Elazığ depremi de vesile oldu;  Milli Eğitim Müdürlüğümüzün aldığı karar doğrultusunda  27 tane okul yıkılacak. Bu benim için çok memnuniyet verici olay çünkü ben okulların ne zaman nasıl yapıldığını çok iyi bilenlerden biriyim. Bursa bu olayları 40 yıldan beri izliyorum. Dolayısıyla çok memnun oldum. Çocukları o semtlerden uzaklaştırıldılar. Çocuklar  ve veliler için çok kötü bir durum.   Örneğin Namazgah’ta okuyan bir öğrenci, Arabayatağı’na okula gidiyor. Milli Eğitim Müdürümüz böyle bir teklifte bulundu. İşin açıkçası “Bize yardımcı ol” dedi.  “Bu okulların yapımında sizin iş dünyası üzerinde çok bir etkiniz var, bu etkinizi kullanarak hayırseverleri harekete geçirirsek eğitim adına çok memnun olurum” dedi.

Kur’an-ı Kerim’de, “Yapmadığınızı neden başkasına tavsiye edersiniz” diye ayet var. Bu okulu önce benim yapmam gerekiyor ki, diğer hayırseverlere söyleyelim… Allaha şükür bize nasip oldu. Dershaneciliğe Namazgah Yokuşunda başladım.  Oradan büyüdük. Çınarın kökü orasıydı bizim için. Bu anlamda bunu da bir vesile bilerek okulu yaptırmaya karar verdim.  Bursa’ya ilk geldiğimden beri Yeşil’de, Namazgah’ta ikamet ettim. Namazgah’ın manevi olarak bir çok bağı var. İnsanların çalışmasının neticesi, eserler bırakmaktır.   Çok okullar yaptım ama bu okul beni çok daha heyecanlandırıyor. İnşallah kısa zamanda faaliyete geçecek. Modern ve çağdaş bir okul olacak.

Bu cevabın ardından ikinci sorum geldi…

Türkiye’de  yetiştirdiği binlerce öğrenci ile daha büyük Türkiye hedefinin lokomotifi Sınav Eğitim Kurumları’nın Kurucular Zirvesi Ankara’da gerçekleştirildi. Zirve de neler konuşuldu ?

Sınav Eğitim Kurumları kurucuları olarak kendimizi de yenilemeye çalışıyoruz. Yakın zamanda Finlandiya’da ve Cambridge’e ziyaretlerde bulundum.  İlim, yenilik, modernizm kısacası eğitim için  nerede ne varsa mutlaka oraya gidip çıkarımlarda bulunuruz. Kurucular Zirvesi’nde eğitimin geleceğini konuştuk. Bireysel bir kurumdan ziyade eğitim için önemli çalışmalar yürüterek Milli Eğitim Bakanlığı’mıza önemli veriler hazırlayarak sunuyoruz. Gelecek yılların planlamalarını yapıyoruz. Sektörün içinde bulunduğu sıkıntıların ve gelişmelerin detaylı analizlerini gerçekleştiriyoruz.  Dolayısıyla her şey eğitim için oluyor.  Eski yeni tüm eğitimciler bunlara bir araya gelerek bilgi alışverişinde bulunuyorlar. Rotayı iyi belirlediğiniz zaman çok iyi eğitimciler yetişiyor, zirveleri verimli geçirerek  daha iyi eğitim için çalışmalarımızı sürdürüyoruz dedi.

Araya girerek,

Sınav Eğitim Kurumları’nın 2020 hedefleri nelerdir?

Diye sordum

Cevap hayli detaylı oldu.

Robotik kodlama, yapay zekâ gibi başlıklara daha ağırlık vererek çalışmalarımızı bu yönde de geliştirmek istiyoruz. Çocuklarımız ve bizler her türlü yeniliğe ve gelişime açığız. Akademik çalışmaların yanı sıra sosyal ve spor faaliyetlerini de geliştirmek için çalışıyoruz. Yurt dışı ile ciddi bir iletişim halindeyiz özellikle Cambridge ile temas halindeyiz. Öğrencilerimizi yurt dışına ziyaretlerle ufukların açıyoruz.  Çocuklar dünya vatandaşının ne demek olduğunu görüyorlar. Oradan da ülkelerine bakınca ülkelerinin eksikliklerini ve güzelliklerini görüyorlar. Dubai’ye de aynı şekilde gezilerimiz oluyor. Umre’ye  de çocuklarımızı gönderiyoruz. İslam ülkelerini, Avrupa’yı, Amerika’yı, dünyayı çok iyi bir şekilde öğrenmelerini arzu ediyoruz. Son 1 yıl içerisinde 20’den fazla üniversite ile sözleşmeler imzaladık. Cambridge, Amerika’da New York Üniversitesi, Almanya’dan, Letonya’dan, Finlandiya’dan birçok üniversite ile görüşüyoruz. Çok ciddi adımlar attık. 

Eğitim ithalatını ve ihracatını yapıyoruz. Bursa bir sanayi ve turizm kenti diyorlar. Bir de eğitim kendi deyin diyorum. Bursa bu konuda çok yol kat etti. Dünya ile entegrasyonu yapıp, bu işin ithalat ve ihracatında çok büyük adımlar attığımızı düşünüyorum.

Bir sonraki sorum daha önce yaptığı bir açıklamaya dairdi.

“Bursa’ya 3 devlet 2 vakıf üniversitesi şart” açıklamalarınızı biliyoruz. Bu anlamda Bursa’nın üniversite konusunda eksikleri ve  ihtiyaçları nelerdir ?

Der demez daha önceki açıklamasını yeterli bulmuş olmayacak ki, “Şart değil artık farzdır!” diye düzeltti ve şöyle devam etti.

Uludağ Üniversitesi güzide bir üniversite olmakla birlikte 3 tane handikabı var. Birincisi; 75 bin öğrencisi ve tüm çalışanlarıyla 100 bine yaklaşmış bir üniversite… Yürütülemez, yönetilemez bir duruma gelmiştir. Üniversitenin mutlaka ama mutlaka bölünmesi gerekiyor. İkincisi; öğrencilerin yüzde 62’si hiç Bursa’ya uğramadan mezun oluyorlar. Bursa ile hiç alakası olmayan bir üniversite oluşmuş durumda. Öğretim görevlilerinin de yüzde 32’si Bursa’yı hiç ziyaret etmiyormuş. Üniversitenin bir şehir üniversitesi olmadığı ortaya çıkmış oldu.  Üçüncü konu ise Uludağ Üniversitesi halkla, esnafla yani şehrin dinamikleriyle çok iç içe olamıyor. Bu konuda son rektörümüz çok ciddi adımlar atıyor ama olmuyor. Bursa’daki üniversiteleri şehirle buluşturma ve birleştirme noktasına getirerek bir şehir üniversitesi haline getirmek gerekiyor. Öğrenciler çok önemli bir tarihe ve kültürlere ev sahipliği yapmış Bursa’nın değerlerini görmüyor. Yeşil’den, Emir Sultan’a, Bursa’nın hanlarına, hamamlarına, Külliyeleri başta olmak üzere birçok önemli yerlerini görmüyorlar.  Üniversite öğrencilerinin yüzde 80’ni hiç buraları ziyaret etmiyor.

Şehrin doğusunda, batısında ve kuzeyinde mutlaka devlet üniversitesi olmalıdır. Şehrin doğusunda; İnegöl Üniversitesi olabilir, Bursa Teknik Üniversitesi’ni güçlendirebiliriz. Yıllardır güçlendirilmedi ve şu anda 3 bin öğrenciyle devam ediyor. Gerçekten ayıp.  Şu anki yönetim çok önemli adımlar atıyor ancak devlet olarak ciddi şekilde analiz edilmesi gerekiyor. Kuzey’de;  Orhangazi, Gemlik, İznik.  İznik, Bursa’dan da önemlidir. İznik Hristiyanlık için de çok önemlidir. İznik coğrafi olarak ta çok önemlidir. Kuzey bölgesinde bu üç ilçede mutlaka bir üniversite olması gerekiyor.

2 değil en az 5 tane vakıf üniversitesi lazım. Çünkü Bursa özel ve devlet okulculuğunda gösterdiği atılımı üniversite de gösterememiştir. Çok üzücü bir durum.  BTSO’nun bir üniversitesi olmalıydı. Bursa’nın maddi anlamda gücü çok ama üniversite yok. Bu durum beni çok üzüyor.

Bıraksam bu konuya dair birkaç saat konuşacak gibiydi. Fırsattan istifade sonraki soruysa geçtim. 

En büyük hayalinizin üniversite kurmak olduğunu biliyoruz. Üniversite konusuna geçmeden önce başka büyük hayalleriniz var mı?

Gülerek cevapladı. Belli benzer bir soruyla daha önce de karşılaşmıştı.

İngiltere’de önemli bir konferansta da bu soru karşıma çıktı. “Bir de üniversitemiz olsun” amacında hiç değiliz. Bir insanın ömrünün hiç yetmeyeceğini bildiğim için bir üniversiteyi kurduktan sonra belirlediğimiz vizyonla devam edecek. “Üniversiteyi kurduktan sonraki hedefiniz nedir?”  sorusuna “Ölmek” dedim ve çok şaşırmışlardı. Onurluca ve şereflice ölmekte bir vizyondur. İnsanın ömrü sınırlıdır. Sonucunda bir ölüm var ve yaptığınız her şeyi geride bırakarak sonlandırıyorsunuz.

Bir sonraki soru, Üniversitenin ismiyle ilgiliydi.

Kurulması planlanan üniversitenin adı kesin olarak ‘Mudanya’ mı olacak?

Şöyle cevapladı:

Mudanya Üniversitesi olarak planlıyoruz ancak Bursa’nın dinamikleri var. Mudanya ismini isteyen çok sayıda kişi olduğu gibi istemeyen kesimde var… Özel Bursa Üniversitesi olarak 2008’de patentimizi aldık. Uludağ Üniversitesi’nin eski adı Bursa Üniversite’ymiş. Bu anlamda bu ismi kaçırmış olduk. Mudanya’nın bilinirliği çok yüksek olduğundan dolayı şu anda bütün planımız bu şekilde yapıldı. Son ana kadar değiştirme hakkımız bulunuyor.

Türkiye’de, kurulduğu ilk yıl bünyesinde Tıp fakültesi bulunduran üniversite şimdiye kadar hiç olmadı. Siz bu anlamda bir ilke imza atmayı düşünüyorsunuz neler söylemek istersiniz?

Bursa’da çok eğitim kurumları açtık dolayısıyla bunu üniversite ile taçlandırmak istedik. 10 yılı aşkın zamandır üniversiteyi kurmak için çalışmalarımızı yürütüyoruz. Son noktaya geldik. Binalarımız da tamamlanmak üzere, Eylül ayı itibariyle bu yıl başlayabilir. 2021 dönemiyle öğrenci alımına başlayacak. Çok büyük ve güzel bir kampüs kurduk. Ormanın içerisinde yer alan kampüste yeşil alanlarında çok olduğu organik bir üniversite kuruyoruz. İnşallah çok şeyde öncü olacağız. Bu işi çok iyi şekilde yürüyeceğimizi inanıyoruz. Dünyayı dolaşıyoruz, üniversiteleri inceliyoruz.

Bizim üniversite olarak TIP Fakültesi ile de başlamak istiyoruz. Tıp fakültesini yanında dişçilik fakültesiyle de öğrenci alımına başlamak istiyoruz. Bu ikisinin olması Özel Üniversitelerde bir ilk olacak. YÖK’e müracaatlarımızı yaptık yapıyoruz. Bu işin olmasını istiyoruz. Üniversitemizi TIP Fakültesi ve Dişçilik Fakültesi ile taçlandırırsak çok memnun kalacağız. YÖK nezdinde de çalışmalarımız devam ediyor. Resmi işlerimizi bitirdiğimiz zaman kamuoyunda paylaşacağız. Paylaştığımız zamanda üniversitenin çok ciddi bir şekilde tanıtımına geçeceğiz.

Üniversite hangi fakültelerden oluşacak?

Alışılagelen fakülteler şekilde düşünüldüğünde 9 fakülte olarak planlanıyoruz. 9 fakülte çok büyük bir üniversite olarak değerlendiriliyor. Biz bunları topladık. Toplum bilimleri Fakültesi altında; İktisat Fakültesi, Sosyoloji, Psikoloji, İletişim Fakültesi aldık, böyle şeyleri azalttık. İkincisi Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, üçüncüsü ise Mühendislik Fakültesi. Dördüncüsü ise dişçilik, eczacılık, tıp kısacası sağlığı ilgilendiren tüm bölümlerin olduğu Sağlık Bilimleri Fakültesi.  Ana 3 fakülte olarak görünüyor, Mühendislikler, Toplum Bilimleri ve Sağlık bilimleri Fakültesi olmak üzere 3 ana fakülte olarak görünüyor. Bunların içerisinde klasik olarak herkesin bildiği şekilde 9 fakülteden oluşuyor.

Dünyanın neresine gidersek gidelim Türkiye’de ilk akla gelen ilk 10 üniversite belli. Biz Türkiye’de Bilkent, Koç ve Sabancı grupları bu işe ciddi para harcıyorlar. Dünyanın her yerinde konuşuyorlar. Bizim düşündüğümüz üniversite tarzı bu tarzdır. Küçük çaplı üniversitelerimizde var. Biz kesinlikle küçük çaplı bir üniversite düşünmüyoruz. Nitelikli, vizyon sahibi, eğitim kadrosu üst düzey, bilime çok önem veren bir üniversite kuracağız. Üniversitenin yeri de çok önemlidir. Ormanın içerisinde organik, yeşile, doğaya, hayvanlara çok önem veren bir sistem düşünüyoruz. Bir yenilik olsun istiyoruz. Çok emek veriyoruz. Bizlerden sonra da Bursa’ya en iyi şekilde hizmet edecektir.

Bu sorum da kurulacak Üniversitenin rektörüyle ilgiliydi.

 Eski Nişantaşı Üniversitesi rektörü, YÖK denetleme kurulu üyesi   Abdullah Bayram okulun rektörü mü olacak ?

Özel Üniversite diye bir şey yok. Milyonlarca lira parayı devlete veriyorsunuz. İşletmesi, yönetimi size ait olan bir devlet üniversitesi. Sonuç itibariyle de kurucu rektör ve yönetim, kurar. Mütevelli heyeti bunu yönetir ancak rektörü yine Cumhurbaşkanı atayacak. Uludağ Üniversite ile bizim kuracağımız Mudanya Üniversitesi’nin rektörlerinin atamasında mütevelli heyeti değil, Cumhurbaşkanı yetkilidir. 3 kişi sunacağız, Cumhurbaşkanımız o 3 kişiden birini atayacak. Abdullah Bayram YÖK Denetleme Kurulu üyeliği yapmış bu işin tam içinden gelen, saygın bir isim.

Şu anda kendisi örümcek profesörüdür ve eserleri Amerikan üniversitelerinde okutuluyor. Kendisi çok mütevazi biri olduğu için çok anlatmayı sevmez.  Doktorasını İngiltere’de yapmış, dili çok güçlü saygıdeğer isim.

Doğrusu bu cevap üzerine çok şaşırmıştım zira adı geçen zat hemşehrimdi ama hakkındaki bu çok önemli ayrıntıdan habersizdim.

Konuyu toparlamak maksadıyla ajandamdaki  bir sonraki soruya geçtim.

Toplamda kaç okul ve eğitim kurumu var? Bursa dışında şubeleri var mı?

Cevap hayli detaylı ve doğrusunu isterseniz hayli etkileyiciydi.

Ana kampüsler olarak değerlendirdiğimiz 21 eğitim kurumuz var. Benim kurucusu olduğum 66 tane okulumuz var Bursa’da. Örneğin Demirci’de, anaokulu, ilkokul, ortaokul, Anadolu Lisesi ve Fen Lisesi ayrı ayrı okullardır. Her kampüsümüzde 5-6 okul bulunuyor. Devletimiz bir kampüsü bir okul olarak değerlendirmiyor. Her okulun ayrı müdürlükleri var. 150 müdür ve müdür yardımcısı ile çalışıyorum. 

Bu marka 30 yıldır Bursa’ya damga vurmuş ve bu işin lokomotifliğini yapmış bir kurumdur.  Bursa halkına minnettarız, bize ciddi bir şekilde sahip çıktılar bizlerde onlara laik olmak ve çocuklarını dünya vatandaşı yapmak, en iyi yerlerde okumalarını sağlamak için elimizden gelen bütün gayretimizi gösteriyoruz.

 Şu anda kaç kişiye istihdam sağlanıyor ve okulların toplam öğrenci sayıları ?

Bütün kurumlarımız ile birlikte 5 bin civarında kişiye istihdam sağlarken, Bursa’nın en büyük 250 firması arasında yer alıyoruz. 

Sondan bir önceki sorum, mevcut durumu değerlendirmesi içindi.

 Dönüp arkanıza baktığınızda neler görüyorsunuz? Bu günlere  bu kadar güvenilir bir marka ile  geleceğinizi hissediyor muydunuz?

Bu kadar büyüyeceğimi tahmin etmedim. Çalışmayı çok seven biriyim, ama bazen çok çalışırsınız nasip olmaz. Bu işin tamamen Allah’ın bir nimeti olduğunu benimde çok iyi bir köle, hizmetçi olduğuma inanıyorum. Sadece maddi boyutu ile bakmıyorum. Bu işi para için yapmıyorum. İşi yapıyorum para arkasından geliyor. Bir işi yaparken burada başarıp başaramayacağımı iyi bir eğitim verip veremeyeceğimin fayda analizini yapıyorum. Biz cepheye gideriz, ama muzaffer etmek, büyütmek geliştirmek tamamen Allah’ın işidir. Sınav Eğitim Kurumları’nın Bursa’da bu kadar büyümesinin Allah’ın büyük inayeti olduğuna inanıyorum.  Allah sonumuzu hayır etsin.

Bu mütevazı cevabın ardından son soruma biraz da eski hukukumuzu gözeterek sordum. 

40 yıllık geçmişimiz var. Nihat Nasır, sen şunu da sorsaydın diyeceğiniz bir konu var mıdır?

Senin gibi geçende Erzurum’dan bir arkadaşım geldi. Tanırsın sen. Dedi ki ne oldu 40 yılda. Dedim ki benim ev arkadaşım beni 40 yılda hiç görmemiş. Şuan da Ankara’da bürokraside çok önemli bir yerde. 40 yıldır beni aramış adam. Dedim ki ne değişti ne oldu?

 Sevaplar ve günahlar artmış. O gördüğün o kişi aynı kişidir değişen bir şey yok. Netice itibariyle insan yürüdükçe gelişiyor. Sevaplar artıyor. Ne kadar kendinizi gerilerseniz gerileyin sevaplar vardır. Günahlar vardır. Doğrular vardır.  Bilinen tek bir şey vardır. Ümidi Allah’tan kesmemek lazım. Bütün hadis kitaplarının başında bir hadis var. Diyor ki bütün ameller niyetlere göredir. Bir arkadaşınız olarak söylüyorum niyetim hep iyiydi. Ama fiillerim de yanlışlıklar olmuş olabilir. Ben hep iyi niyetleydim ve hep bir şeyler yapmaya çalıştık. Çok teşekkür ederim zaten soruyorsunuz özet olarak da bunların hepsini iç içe sordunuz. Çok teşekkür ederim. Sizinle konuşmak başka bir duygu. Bir arkadaşlık, bir bilanço var. Geçmiş bilançomuz var. Başka arkadaşlar geliyorlar. Bir bilanço yok. Konuşuyorlar bizde sorularına cevap veriyoruz. Ben kiminle konuşursam konuşayım kafamın arkasında yeni bir şey yoktu. Sonra öğrendim, çok geç öğrendim. Ne konuşacağın değil ne konuşmayacağın önemliymiş. Teşekkür ediyorum.

Röportajımız sonlanmıştı, kendisine teşekkür edip ayrılmadan önce geçen yıllara ve hatıralara dair hasbihal ettik.

Uğurlarken kapıya kadar geçirdi. Hal ve tavrında hayatı boyunca bir konuya odaklanıp o konuda başarıya ulaşmış insanların dinginliği vardı…

Yorumlar (0)
Namaz Vakti 23 Nisan 2024
İmsak 04:34
Güneş 06:07
Öğle 13:07
İkindi 16:53
Akşam 19:57
Yatsı 21:24
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P