banner204

banner177

banner193

banner205

11.05.2020, 11:19

AŞILAR NEDEN GEREKLİ  ?


 ​Bizim açımızdan net olan fakat giderek artan aşı karşıtlığı sebebi ile anne-babaların kafasını karıştıran bir soruna değinelim. Aşının ne olduğunu inceleyelim, daha sonrada fazla karıştırmadan yan etkilere bakalım.
 
​Aşı stratejik bir araçtır. Şu anda yaşadığımız salgın da dahil özellikle pandemilerde aşı üretmeyen ülkeler, üretenlere muhtaç duruma düşerler. Şimdi en basitini dahi üretemediğimiz aşıların pek çoğunu üretir haldeydik. Dünya Sağlık Örgütü çiçek hastalığını ortadan kaldırmak için 1970’lerde ürettiğimiz aşıları kullanıyordu. Şu anda dışa bağımlıyız. Hepsini ithal ediyoruz. Ne acı… Savunma sanayiinde yaptığımız hamleyi aşı konusunda da yapmak elzem. Çünkü yerli aşı hem güvenli olacaktır, hem de size aşı ile başka dayatmalarda bulunulamayacaktır…

Aşı ile ilgili ilk yazılı metin İngiliz büyükelçinin eşi Lady Montagu’nun İstanbul’daki aşı çalışmalarını ülkesine bildirdiği mektuptur. Evet 1721’de yazılmış bu mektup Osmanlı’da 1700’lü yilların başlarında başlayan aşı araştırmalarını içeriyordu. Daha o yıllarda yapılan aşının insanları çiçek hastalığından koruduğunu görüyoruz. Aşı çalışmaları hemen hemen her yerde çiçek hastalığına karşı başlamış. Çiçek hastalığı aşı uygulamalarından önce kitleler halinde ölüm sebebi olan, vücutta ve özelliklede yüzde derin izler bırakarak iyileşen bir hastalıktı. 1979 yılında DSÖ’nün çiçek hastalığının artık görülmediğini açıklaması ile aşılama sonlandırılmış. Bir zamanların korkulan hastalığını şimdi neredeyse unuttuk bile. Hastalığa sebep olan virüsün başka canlıda olmaması ve dolayısıyla geçiş-bulaşma olmaması bize bunu sağladı. Çocuk felci hastalığı da Afganistan ve Pakistan’daki aşılama yetersizlikleri sebebi ile hala görülmektedir. Oralarda da aşılama muntazam olsa bu hastalığı da dünyadan sileceğiz. Farkındaysanız artık çiçek alışı yapılmıyor. Çocuk felci de bu yolda..
 
​İnsanlık bu başarıdan sonra tüm enfeksiyöz hatta alerjik ve romatolojik hastalıklara karşı aşı çalışmalarına başladı. Özellikle çocuk yaşta geçirilen hastalıklara karşı kazanılan başarılar aşı kullanımını giderek arttırmış. Çok değil daha 20 yıl önce çocuk servisleri menenjit, zatürre, çocuk felci, hepatit, kızamık, kabakulak hastalarından geçilmezdi. Hastaneye yatırdığımız bu hastaların elbette hepsini kaybetmiyorduk. Ama iyileşenlerde hasar kalmamışsa, bu bizim için sevindirici oluyordu. Tetanozlu yenidoğanları, meningkoksemili hastaları, geç kalmış kuduz vakalarını yaşatmak ise neredeyse imkansızdı. Özellikle bu hastalar servislere yattığında hasta başlarında uykusuz geçirdiğimiz gecelere rağmen hastaları kaybediyorduk. En zoru da bu mücadeleden sonra ölüm haberlerini hasta yakınlarına vermek oluyordu. Bu hastalıklarla mücadelelerimizi bir anı olarak asistanlarımıza anlatıyoruz. Tabi bu hastalıkları hiç görmüyoruz diyemeyiz. Ancak hastalıkların neredeyse artık hiç görülmüyor olmalarını aşılara borçluyuz.
 
​Aşı ile barışıklara sonucu her yıl 2-3 milyon ölümün önüne geçildiği söylenir. Yapılan aşılamalar ile, 2000 yalından sonra sadece kızamık hastalığında 15.6 milyon ölümün önlendiği bilinir. Aşı ile bireyi korumak aşını etkinliğine bağlıdır. Bazı aşılarda %95(kızamık) iken bazı aşılarda %60’a(rota virüs) kadar düşüyor. Aşı yapılanda koruma bu ilken toplumun korunmasında aşı yapılanların sayısı çarpan olarak orana katılıyor. Aşı olmayan her çocuk kendisi riskli olduğu kadar aşılanmamış, yada aşının koruma sağlamadığı her çocuk için risk teşkil eder. Kendisi hasta olunca diğer bağışıksız çocuklara da bulaştıracaktır. Aşı ile herkesi hastalıktan korumak istiyorsak toplumsal aşılanma hedefi her 100 çocuktan en az 95’inin mutlaka aşılanması olmalıdır.
 
​Aşı karşıtlığının tarihsel bir gelişimi de var. Para cezaları, zor kullanma, dini gerekçelerle itirazlar hep var olmuştur. Aşılarla ilgili yapılan spekülasyonlar da bu davranışlara çanak tutmuştur. Ama şunu bilmek lazım; aşılama oranlarının düştüğü her zaman salgın ve çocuk ölümleri giderek artan oranlarda görülmüştür. Yani aşı reddi ile aşılanmayan her çocuk, kendisinin risk altında olmasının yanında salgın için potansiyel bir bulaştırıcıdır.
 
​Yerli aşı bulunması ümidiyle..
​Yarın aşı yan etkileri ve aşı reddine etkisini konuşalım..

Yorumlar (1)
Merve 4 yıl önce
Yarınki yazıyı merakla bekliyoruz
Namaz Vakti 28 Mart 2024
İmsak 05:22
Güneş 06:47
Öğle 13:14
İkindi 16:45
Akşam 19:31
Yatsı 20:50
12
kapalı
Puan Durumu
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P
Takımlar O P